Veee kazananı açıklıyorum…*

Süleyman Fazıl Yeşil
2 min readApr 2, 2023

--

*Bu yazı daha önce Yazılım Trendleri 2023 bülteninde yayımlanmıştır.

90’ların ortalarında insanlar, ilişkisel veri tabanlarının ortadan kalkacağını ve yerine veri tabanından belleğe verileri aktarırken satırlardan nesnelere bir çevrim yapma zorunluluğunu ortadan kaldıran ve bellekteki nesnelerin direk veri tabanına kaydedilmesini sağlayan nesne veri tabanlarının geleceğini söylüyorlardı. Fakat hepimiz orda ne olduğunu gördük. Benim gibi nesne veri tabanlarının ileride dominant hale geleceğini öngörenler yanıldı. Ah şey yine de beni dinlemeye devam ediyorsunuz işte.

Martin Fowler, NoSQL’e giriş konuşmasından

Artık kanıksamışsınızdır. Her gün haber sitelerinde, yıllardır kullanmakta olduğunuz bir teknolojinin artık ölmeye başladığını ve yerine yenisinin geldiğini muştulayan haberlere rastlıyorsunuzdur.

  • “Java ölüyor mu?”
  • “React öldü, çok yaşa Vue.js”
  • “SOAP öldü mü?” 
  • “REST ölüyor, çok yaşa GraphQL”
  • “REST ölüyor, çok yaşa gRPC”

Teknolojiyi kendi başına müstakil bir varlık olarak ele alamazsınız, izole biçimde değerlendiremezsiniz.

Teknolojiyi sadece faydaları ve zararları bağlamında değerlendiremezsiniz.

Teknolojiyi sadece uyandırdığı heyecanla, trend olup gündemi yoğun biçimde meşgul etmesiyle, popülaritesiyle değerlendiremezsiniz.

Teknoloji bir bağlam ve ilişkiler ağı içinde değerlendirilmeli. Nasıl ki bir şirketteki kurumsal kültürü pat diye değiştiremiyorsanız, yıllardır kullanılagelen teknolojiler de öyle bir anda yok olmaz.

Elektrikli araç teknolojisinin ortaya çıkması, sürücüsüz araçların ortaya çıkması geleneksel fosil yakıtla çalışan arabaları bir anda ortadan kaldırmaz.

Çünkü koca koca şirketler o teknolojilere çok büyük yatırımlar yapmışlardır. İnsanlar kullandıkları araçlara, alışkanlıklara ve kültüre yatırım yapmış, öğrenmiş ve alışmışlardır. Yatırımlarının bir anda çöpe gitmesine herkes direnir, ayak direr ve itiraz eder.

Pandeminin çalışma hayatını bir anda bir daha geri dönülmemek üzere değiştirmesi gibi “zor oyunu bozar” türü istisnaları bir kenara bırakırsanız, yıkıcı değişiklerin iş dünyasını, sosyal hayatı değiştirmesi zaman alır. Bir şeylerin rayından çıktığını, kurulu düzenin değişmekte olduğunu hissedersiniz. Fakat yeninin norm haline gelmesi, normalleşmesi ve yeni normal olması zaman alır.

Bu yıl benim idrak ettiğim en bariz gelişme, Kubernetes’in artık BT altyapılarının yeni normali haline gelmiş olmasıydı. Kubernetes’e altyapının SQL’i diyebiliriz artık.

Birlikte çalışmaya başladığımız büyük finans kuruluşları Kubernetes temelli platformları benimsemiş durumdalar. OpenShift, Rancher, Anthos gibi Kubernetes yönetim sistemleri artık büyük geleneksel kurumlar tarafından yoğun biçimde kullanılıyor.

RedHat, VMWare, Google, Amazon, Microsoft ve diğer büyük tedarikçi firmaların sunduğu ürünler ve hizmetler üzerinden BT sektörü artık bu modern altyapılara büyük yatırımlar yapıyorlar. Yıllardır kullanılagelen altyapılar bir bir dönüştürülüyor.

Bu da bize artık altyapısal dönüşümde, bulut sistemlerin kullanımında, otomasyonda ve DevOps pratiklerinin yerleşmesinde kritik bir eşiği aştığımızı haber veriyor. Yeni normalin ufukta belirgin bir biçimde gözüktüğünü söylüyor.

Sign up to discover human stories that deepen your understanding of the world.

Free

Distraction-free reading. No ads.

Organize your knowledge with lists and highlights.

Tell your story. Find your audience.

Membership

Read member-only stories

Support writers you read most

Earn money for your writing

Listen to audio narrations

Read offline with the Medium app

--

--

Süleyman Fazıl Yeşil
Süleyman Fazıl Yeşil

No responses yet

Write a response